- karşı karşıya gelmek
- 1) birden karşılaşmak
Nihayet bir defa, gene dereden köye doğru giderken karşı karşıya gelmeyeyim mi?
- Y. K. Karaosmanoğlu2) zıtlaşmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Nihayet bir defa, gene dereden köye doğru giderken karşı karşıya gelmeyeyim mi?
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
karşı karşıya — zf. Yüz yüze Karşı karşıya yere bağdaş kurduk. Halikarnas Balıkçısı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller karşı karşıya gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
karşı — is. 1) Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor. H. E. Adıvar 2) Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Azraille burun buruna gelmek — ölümle karşı karşıya gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
başa gelmek — kötü bir durumla karşı karşıya kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
rastlamak — e 1) Bir kimse ile karşı karşıya gelmek, karşılaşmak, rast gelmek, tesadüf etmek Eskicizade ye indiğim otelin kıraathanesinde rastladım. S. F. Abasıyanık 2) Atılan şey hedefi bulmak, rast gelmek Taş cama rastladı … Çağatay Osmanlı Sözlük
karşılaşmak — le 1) Karşı karşıya gelmek, rastlaşmak Terdit, yazıda beklenmedik bir sonuçla karşılaşmak demektir. Ç. Altan 2) nsz, sp. İki sporcu veya iki takım yarışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yağılaşmak — nsz, le Düşman olarak karşı karşıya gelmek, savaşa tutuşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gadre uğramak — haksız davranışlarla karşı karşıya gelmek Önce kendini gadre uğramış sanan Nahit rolünü öğrenince utandı. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
tam adamına çatmak — olumsuz bir davranış ve tutum içinde bulunan kimseyle karşı karşıya gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüz yüze — zf. Karşı karşıya, yüzlemece, vicahen Yüz yüze görüşmek istiyor, söyleyecekleri varmış. A. Ümit Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yüz yüze bakmak yüz yüze gelmek yüz yüze getirmek yüz yüze kalmak yüz yüze yaşamak … Çağatay Osmanlı Sözlük