başıboş

başıboş
sf.
1) Bir şeye veya kimseye bağlı olmayan

Başıboş yaşayışa alışkın değildir.

- H. Taner
2) Bağlanmamış, serbest bırakılmış

İstanbul'un başıboş köpekleri rahatça ömür sürmektedirler.

- S. Birsel
3) zf., mec. Yönetimsiz, baskısız, denetimsiz bir biçimde

Günün birçok saatlerinde dar sokaklarda başıboş dolaşır, eski Anadolu evlerini seyrederdim.

- A. H. Tanpınar
4) zf., mec. Kendi isteğine göre, hiçbir etki altında kalmadan
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • başıboş bırakmak — (birini) üstünde hiçbir baskı veya denetim bulundurmamak, kendi havasına bırakmak Durgun sular, başıboş bıraktığım sandalı / Yalıların önünden geçirdi yavaş yavaş. F. N. Çamlıbel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • başıboş — (Tovuz) 1. ərsiz 2. dul. – Başıboşsan, yoxsa ərəe:difsən? …   Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti

  • başıboş — sif. 1. Axmaq, sarsaq, səfeh, gic. 2. məh. Ərindən boşanmış; dul …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • başıboş kalmak — baskı altında bulunmamak, karışanı, görüşeni olmamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • başlag — başıboş, bırakılmış I, 461 § başlag yılkı; başıboş bırakılmış hayvan I, 461bkz:boş yılkı …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • çarşı iti ev beklemez — başıboş gezmeye alışanlar, disiplinli iş yapmaya gelemezler anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • salma gezmek (veya dolaşmak) — başıboş hayvan gibi dolaşmak Ne olacak çobansız köyde kurtlar boş oturacak değil ya işte böyle salma dolaşırlar. R. Akyavaş Sokaklarda salma geziyor …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dizginleri salıvermek — başıboş bırakmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ipini koparmak — başıboş kalmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kög yılkı — başıboş yayılan hayvan III, 131 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”