- başı yumuşak
- sf., -ğı
Uysal, söz dinler (kimse)
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yumuşak — sf., ğı 1) Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan, eski biçimini kaybeden, katı karşıtı Pamuk yumuşaktır. 2) Kolaylıkla bükülen, buruşmayan, sert karşıtı Yaş dallar yumuşak olur. Yumuşak kumaş. 3) Dokunulduğunda hoş bir duygu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ZELULÎ — Başı yumuşak. Dayanıklı. Sabırlı, tahammüll … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜŞAŞ — Omuz başı. * Yumuşak kemik başları. (Çiğnenmesi mümkündür). * Yumuşak yer … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ZÜLÜL — (Zelul. C.) Yavaş ve başı yumuşak olanlar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
başlı — sf. Başı olan O zaman kırmızı başlı kibritler vardı ya. P. Safa Birleşik Sözler başlı başına ağırbaşlı belli başlı dikbaşlı iki başlı pek ba … Çağatay Osmanlı Sözlük
su — 1. is., yu Sutaşı 2. is., yu 1) Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab Dere suyu tekmil çamur. Halk kuyu suyu içmek mecburiyetinde... R. N. Güntekin 2) Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu… … Çağatay Osmanlı Sözlük