- başkaldırmak
- -e
1) Ayaklanmak, isyan etmek
Hiçbir şeye isyan etmez, kimseye başkaldırmazdı.
- P. Safa2) nsz İyice coşmak, kabarmakBaşkaldırmış denizle dövüşe dövüşe boğulanı gördün mü?
- Z. Selimoğlu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
başkaldırmak
Look at other dictionaries:
asileşmek — nsz Karşı gelmek, başkaldırmak, isyan etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayaklanmak — nsz 1) Çocuk yürümeye başlamak 2) Hasta iyileşip yürüyebilir duruma gelmek 3) Ayağa kalkıp gitmeye davranmak 4) mec. Toplu biçimde zor ve şiddet kullanarak devlet güçlerine karşı gelmek, başkaldırmak, isyan etmek 5) mec. Uyanmak, uyanıp kalkmak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
başkaldırma — is. Başkaldırmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaldırmak — i 1) Bulunduğu yerden almak Örtüyü masanın üzerinden kaldır. 2) Yukarı doğru hareket ettirmek Gözlerini yüzüme kaldırdı. İkimiz de mavi mavi baktık. S. F. Abasıyanık 3) Yükseltmek Duvarı bir metre daha kaldırmalı. 4) nsz Ürün toplamak, taşımak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
asilik etmek — karşı gelmek, başkaldırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
isyan bayrağını açmak — karşı gelmek, başkaldırmak Demek ki bunca senelik kuzu gibi yumuşak başlı karısı da nihayet isyan bayrağını açmıştı. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
serkeşlik etmek — kafa tutmak, başkaldırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
karşı gelmek — 1) (birine) başkaldırmak Acaba böyle bir meraka uymak perilere karşı gelmek midir? H. R. Gürpınar 2) (birine) birini karşılamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafasını kaldırmak — karşı gelmek, başkaldırmak Sen bağ yeri açıyorsun ha? Çevirin şunu dese, yüz sopa çekse. Bir daha bak kimse kafasını kaldırır mı? M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
