- sarhoş etmek
- alkol veya keyif verici madde sarhoş olmasına yol açmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
sarhoş — sf., Far. ser + ḫoş 1) Alkollü içki veya keyif verici bir madde sebebiyle kendini bilmeyecek durumda olan (kimse), esrik, mest, sermest, başı dumanlı, kafası iyi, kafası dumanlı, kafası kıyak 2) mec. Bir şeyden çok fazla mutluluk duyan Zafer… … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşk etmek — nsz, der Tokat atmak ... bir kenara çekmek ve meymenetsiz sarhoş suratına iki tokat aşk etmek istedi. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
berhava etmek — 1) havaya uçurmak 2) mec. bitirmek, yok etmek Gazetede okuduğu haber, adamın sarhoş neşesini berhava etti. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafasını tütsülemek — sarhoş etmek Tekelin en keskin içkisi bizimkilerin kafasını tütsüledi. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
esürtmek — sarhoş etmek III, 427 eş, arkadaş I, 47, 458 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
esritmek — i, esk. Sarhoş olmasına yol açmak, sarhoş etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dumanlamak — i 1) Dumanlı duruma getirmek 2) Dumana tutmak 3) mec. Sarhoş etmek Rıza bey, kafasını iyice dumanlamadan uduna uzanmazdı zaten. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
keyif vermek — neşe vermek, sarhoş etmek Bize hakaret eden, bize utangaçlık yükleyen bu zincir şarkıları, düşmanın kulağına keyif verecektir. R. E. Ünaydın … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaldırmak — i 1) Bulunduğu yerden almak Örtüyü masanın üzerinden kaldır. 2) Yukarı doğru hareket ettirmek Gözlerini yüzüme kaldırdı. İkimiz de mavi mavi baktık. S. F. Abasıyanık 3) Yükseltmek Duvarı bir metre daha kaldırmalı. 4) nsz Ürün toplamak, taşımak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
harâb — (A.) [ باﺮﺧ ] 1. yıkık, harap. 2. fitil gibi sarhoş. ♦ harâb etmek yıkmak, bozmak, tahrip etmek. ♦ harâb olmak yıkılmak, bozulmak, kırılmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü