- ürküntü vermek
- ürkütmek
Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor / Lakin vatandan ayrılışın ıstırabı zor
- Y. K. Beyatlı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor / Lakin vatandan ayrılışın ıstırabı zor
- Y. K. BeyatlıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ürküntü — is. Ürkme duygusu, tevahhuş Işıltılı gözlerinde en ufak bir ürküntü yoktu. N. Araz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ürküntü vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ürkütmek — i 1) Ürküntü vermek 2) Korkutup kaçırmak Avcı, elinde ipi silkeleyerek hafif, sanki balıklarını ürkütmek istemiyormuş gibi yavaş yavaş ağını çekiyordu. M. Ş. Esendal 3) Herhangi bir etkiyle bitkinin gelişmesini engellemek 4) mec. Korkutmak Bu… … Çağatay Osmanlı Sözlük