- yardım görmek
- destek elde etmek, bağış almak
Devlet yahut diğer kamu tüzel kişilerinden mali yardım gören haber ajansları hakkında da uygulanır.
- Anayasa
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Devlet yahut diğer kamu tüzel kişilerinden mali yardım gören haber ajansları hakkında da uygulanır.
- AnayasaÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
görmek — i, ür 1) Göz yardımıyla bir şeyin varlığını algılamak, seçmek Merdivenin başındaki paravanın arkasında garip bir sahne gördüm. A. Gündüz 2) Anlamak, kavramak, sezmek Türk iradesinin ne demek olduğunu da sen göreceksin. R. E. Ünaydın 3) Yanına… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yardım — is. 1) Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet Bu, bir ricada bulunacak, bir yardım isteyecek sandı. M. Ş. Esendal 2) Bir ülkeye bağış veya ödünç olarak verilen para ve ihtiyaç maddeleri 3) Etki Otların üstünde,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik görmek — maddi, manevi yardım görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
destek görmek — yardım edilmek Dernekler ... siyasi partilerden destek göremez ve onlara destek olamazlar. Anayasa … Çağatay Osmanlı Sözlük
hizmet görmek — birisinden yardım almak Değil kendisine hizmet etmeye, kendisinden herhangi bir hizmet görmeye bile tahammül edemeyeceği bir insana Ne istiyorsunuz? demek yok. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
destek — is., ği, Far. destek 1) Bir şeyin yıkılmaması için konulan eğik veya düz dayak, payanda 2) Üzerine bir şey oturtmaya, tutturmaya, koymaya yarar araç, hamil Şamdan, sehpa, sacayak birer destektir. 3) mec. Maddi ve manevi yardımcı, dayanak Kızardı … Çağatay Osmanlı Sözlük
hayır — 1. is., yrı, Ar. ḫayr 1) İyilik, karşılık beklenmeden yapılan yardım 2) sf. İyi, hayırlı, yararlı, faydalı Hayır haberdir inşallah! Birleşik Sözler hayır dua hayır sahibi hayırsever hayrola hayrulhalef … Çağatay Osmanlı Sözlük
iyilik — is., ği 1) İyi olma durumu, salah 2) Karşılık beklenilmeden yapılan yardım, kayra, lütuf, kerem, ihsan, inayet Borcumu ödesem de iyiliğini ödeyemem. N. Cumalı 3) Sağlığı yerinde olma durumu, esenlik İyilik haberlerinizi aldım. 4) Yarar veya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tutmak — i, ar 1) Elde bulundurmak, ele almak Kucağında kundaklı bir çocuk tutuyordu. Ö. Seyfettin 2) Ele geçirmek, yakalamak Evvela bu terbiyesiz köpeği tuttu, bağladı. Ö. Seyfettin 3) Avlamak Dalyan işletiyorum, tuttuğumuz balığı tekrar denize döküyoruz … Çağatay Osmanlı Sözlük