un ufak olmak

un ufak olmak
çok ufak kırıntılar durumuna gelmek, parçalanmak

... bir yer sarsıntısı ile un ufak olan evlerde yaşıyorlardı.

- M. Ş. Esendal

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • kül ufak olmak — çok küçük parçalara ayrılmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gözü (veya gözleri) (bir şeyde veya bir şeyin üzerinde) olmak — dikkati bir yerde toplanmak Masalarda oturan kadınların en ufak bir harekette gözleri kapıdaydı. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TESENNÜM — Ufak olmak. * Yerden iki üç karış yüksek olmak. * Hörgüç üstüne binmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • un — is. Öğütülerek toz durumuna getirilmiş tahıl ve başka besin maddeleri İstanbul da mısır unundan baklava yapılırmış, diye bir gün köye geldi. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler un çorbası un helvası esmer un has un özlü un …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kül — 1. is. Yanan şeylerden artakalan toz madde Ocağın külleri üstünde duran tenceredeki fasulyeyi bitirdiler. M. Ş. Esendal Birleşik Sözler külbastı kül çöreği küldöken külkedisi kül rengi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sıkıntı — is. 1) İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet İçinin sıkıntısını mümkün mertebe gizlemeye çalışarak, dereden tepeden konuşarak oyalandı. P. Safa 2) Bir bozukluğun, karışıklığın sebep olduğu etkili ve… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Human rights in Turkey — Republic of Turkey This article is part of the series: Politics and government of the Republic of Turkey …   Wikipedia

  • çiçek — is., ği, bit. b. 1) Bir bitkinin, üreme organlarını taşıyan çoğu güzel kokulu, renkli bölümü 2) bit. b. Çiçek açan kır veya bahçe bitkisi Evin ufak çiçekler ve bitkilerle süslü bahçesine çıktım. R. H. Karay 3) mec. Davranışları hafif, toplum… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çivi — is. 1) İki şeyi birbirine tutturmak için çakılan, ucu sivri, başlı, metal veya ağaçtan yapılmış ufak çubuk, mıh 2) Kalkan balığının üzerindeki düğmeye benzer kemiksi oluşum Birleşik Sözler çivi yazısı çiviyukarı çatal çivi tel çivi cam çivisi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • halka — is., Ar. ḥalḳa 1) Çeşitli metallerden veya tahtadan yapılmış çember Belinde uzun gümüş halkalarla asılı gümüş anahtarları vardı. F. R. Atay 2) Çember biçiminde çeşitli nesnelerden yapılmış tutturma aracı Perde halkası. 3) Değerli metallerden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”