- üstesinden gelmek
- başarmak, becermek
Evvel Allah, sen bu işin üstesinden gelirsin.
- N. Cumalı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Evvel Allah, sen bu işin üstesinden gelirsin.
- N. CumalıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
işin üstesinden gelmek — güç bir işi başarmak, sonuçlandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
becermek — i 1) Güç görünen bir iş veya duruma çözüm bulmak, üstesinden gelmek Becerebilsek şarkı da söyleyeceğiz. R. N. Güntekin 2) alay Bir şeyi kullanılmaz duruma getirmek, bozmak, kirletmek Bayramlık elbiseni ilk giyişte becerdin. 3) argo Irzına geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kotarmak — i 1) Pişen yemeği başka kaba boşaltmak İki kız kardeş güle söyleye sofralarını hazırlayıp yemeklerini kotardılar. M. Ş. Esendal 2) Hazırlık yapmak O akşam yemeği için kotarabildiklerinin bir kısmını yarı çiğ, yarı pişmiş önüme sürüyor. Y. K.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üste — zf. Fazladan, ayrıca Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller üste vermek üste vurmak üstesinden gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
içinden çıkmak — (bir işin) karışık bir işin güçlüklerini yenebilmek, üstesinden gelmek Pek cazip bir iş fakat çok paraya, çok vasıtaya ihtiyaç var. Bakalım bunun içinden nasıl çıkabileceğim? Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
işi kotarmak — işin üstesinden gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük