küçük görmek

küçük görmek
değer, önem vermemek

Bütün bu fânilikleri küçük görerek bunları ancak gönül oyalayıcı şeyler diye telakki ettiklerini gösteriyordu.

- A. Ş. Hisar

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • küçük — sf., ğü 1) Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı Bir aralık başımın üstünde kartaldan küçük, atmacadan büyük yırtıcı kuşlardan birinin döndüğünü gördüm. M. Ş. Esendal 2) Yaşı daha az olan Ortanca ve küçük ablalar ... beni,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aşağı görmek — küçük görmek, beğenmemek, hor görmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hakir görmek — önemsememek, değer vermemek, küçümsemek, küçük görmek, hor görmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hacetini yapmak (veya görmek) — küçük veya büyük abdestini yapmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tamir görmek — onarılmak, düzeltilmek, yenilenmek Köşk tamir görmekte olduğundan Gazi, bu küçük dairede oturuyordu. R. E. Ünaydın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TAHKİR — Hareket etmek. Hor görmek. Küçük görmek. Aşağı ve alçak addetmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İSTİSGAR — Küçümsemek. Küçük görmek. Kerih görmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • küçümsemek — i Değer ve önem vermemek, küçük görmek Alay mı ediyorum, onu küçümsüyor diye her an tetikte. Y. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • İSTİHKAR — Hakaret etmek. Küçük görmek. * Hakir görülmek. Hor bakılmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İSTİHFAF — Küçük ve aşağı görmek, küçümsemek, tahkir ve tahfif etmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”