karar vermek

karar vermek
bir sorunu karara bağlamak, kararlaştırmak

Hatta telefon bile etmemeye karar vermişti.

- H. E. Adıvar

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • karar altına almak — karar vermek, kararlaştırmak Dün akşam size tesadüf ettiğimde bunu karar altına almıştık. H. Z. Uşaklıgil …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karar — is., Ar. ḳarār 1) Bir iş veya sorun hakkında düşünülerek verilen kesin yargı Kararımı biradere pek güçlükle kabul ettirdim. R. N. Güntekin 2) huk. Herhangi bir durum için tartışılarak verilen kesin yargı, hüküm Yargıç kararı. 3) Bu yargıyı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gavileşmek — karar vermek …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • kisişmek — karar vermek, pazarlık yapmak, cenk etmek, sözleşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hükm — (A.) [ ﻢﮑﺣ ] hüküm, emir, kesin karar. ♦ hükmünde yerinde, gibi. ♦ hükmünü almak yerine geçmek, gibi olmak. ♦ hüküm vermek kesin karar vermek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • cezm — (A.) [ مﺰﺝ ] kesin karar. ♦ cezm etmek kesin karar vermek, kesin olarak niyetlenmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • kavlükarar etmek — 1) karar vermek Çeşmeler yaptırdım sular içmeye / Kavlükarar ettim alıp kaçmaya. Halk türküsü 2) birlikte söz vermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • biletini kesmek — 1) ölümüne karar vermek 2) işine son vermek, işten uzaklaştırmak, ayırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MUHAKEME — (C.: Muhakemât) (Hüküm. den) Dava için iki tarafın mahkemeye baş vurması. * İki tarafın mahkemeye baş vurması. * İki tarafı dinleyip hüküm vermek. * Düşünmek. * Zihinde inceleme yapmak. * Karar vermek için iyice düşünmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İKRAR — Açıktan söylemek. Kabul ve tasdik etmek. Hakkı itiraf etmek. Karar vermek. Mukarrer kılmak. * Fık: Bir kimseye diğerinin kendisinde olan hakkını haber vermek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”