- karaya oturmak
- gemi denizin sığ bölümüne saplanıp kalmak
Olan olmuş, bizim teknenin bir yanı, pamuk şiltelere serilir gibi karaya oturmuş.
- B. R. Eyuboğlu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Olan olmuş, bizim teknenin bir yanı, pamuk şiltelere serilir gibi karaya oturmuş.
- B. R. EyuboğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
gemi karaya oturmak — gemi, sığ bir yere saplanıp kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kara — 1. is. 1) En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı 2) sf. Bu renkte olan Kara gözlüm efkârlanma gül gayri / İbibikler öter ötmez ordayım. B. S. Erdoğan 3) Esmer 4) sf., mec. Kötü, uğursuz, sıkıntılı 5) mec. Yüz kızartıcı durum, leke 6) mec. İftira… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gemi — is., den. Su üstünde yüzen, insan ve yük taşımaya yarayan büyük taşıt, sefine Yük gemisi. Savaş gemisi. Birleşik Sözler gemi adamı gemi aslanı gemi bozma gemi çıkışı gemi enkazı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuruda kalmak — deniz alçaldığında gemi karaya oturmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
baştan kara etmek — den batma tehlikesi karşısında, gemi başını karaya vurup oturmak … Çağatay Osmanlı Sözlük