- sıkıya gelmek
- güç bir durumla karşılaşmak
Sıkıya geldi mi borç etmekten çekinmez, sonra bu borçları ödemek için evinin eşyasını satar.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Sıkıya geldi mi borç etmekten çekinmez, sonra bu borçları ödemek için evinin eşyasını satar.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
başı sıkıya gelmek — herhangi bir güçlük karşısında bunalmak, zor durumda kalmak Başımız sıkıya geldi mi hemen onlara koşacağız. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıkı — sf. 1) Dar Sıkı bir kemer. 2) İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan Sıkı bir denk. 3) Zorlu, güçlü ve etkili En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, bugün diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir. B. Felek 4) Dikkatli, titiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük