taban tabana zıt

taban tabana zıt
birbirine son derece aykırı

Boyları bosları bile taban tabana zıttı.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • taban — 1. is. 1) Ayağın alt yüzü, aya 2) Üstü kapalı bir yerin gezinilen, ayakla basılan yüzü, tavan karşıtı 3) Ayakkabının alt bölümü 4) Kaide 5) Bir şeyin en alt bölümü 6) Değerlendirmede en alt derece 7) Bir toplumu, bir kuruluşu oluşturan, yönetime… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dirhemle söylemek (veya konuşmak) — çok az veya yavaş konuşmak Üstadı, profesörle taban tabana zıt yaradılışlı bir insandı yani dirhemle lakırtı söylüyordu. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • takip etmek — 1) yetişmek, yakalamak veya bulmak amacıyla birinin arkasından gitmek, izlemek Kocası okurken gözleriyle satırları takip ediyor, elleriyle boncuk çantasını ovalıyordu. Ö. Seyfettin 2) belli bir yöne gitmek Bu yolu takip ederseniz eve varırsınız.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”