takip etmek

takip etmek
1) yetişmek, yakalamak veya bulmak amacıyla birinin arkasından gitmek, izlemek

Kocası okurken gözleriyle satırları takip ediyor, elleriyle boncuk çantasını ovalıyordu.

- Ö. Seyfettin
2) belli bir yöne gitmek

Bu yolu takip ederseniz eve varırsınız.

3) uymak, bir şeyi izlemek

Modayı takip etmek.

4) dikkatle dinlemek, anlamak

Öğretmenin anlattıklarını takip etmek.

5) kovuşturmak
6) hemen arkasından gelmek

Bu hoyrat düşünceleri bir şimşek süratiyle taban tabana zıt fikirler takip ediyor.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • takip — is., bi, Ar. taˁḳīb 1) Yetişmek, yakalamak veya bulmak amacıyla birinin arkasından gitme, izleme Hazım Aslan ı, bir polis hafiyesi gibi günlerce takipten sonra bulmaya muvaffak oldum. H. E. Adıvar 2) Ardınca gitme veya gelme Çocuk, babasının… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zil takıp oynamak — çok sevindiğini belli etmek Birini buldu, ne güzel oldu diye zil takıp oynayacak mıydım? A. Ümit …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gelmek — den, e, nsz, ir 1) Bir yere gitmek, ulaşmak, varmak Gurbetten gelmişim yorgunum, hancı. B. S. Erdoğan 2) Geriye dönmek ... adamı Ödemiş ten aldım geldim, her masrafını çektim. N. Cumalı 3) Oturmaya, ziyarete gitmek Dün akşam amcamlar bize geldi.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tutturmak — i, e 1) Tutmasını sağlamak 2) nsz Bir işe başlayıp sürdürmek, bir şeyi yapmakta olmak Urumeli Hisarı na oturmuşum / Oturmuş da bir türkü tutturmuşum. O. V. Kanık 3) nsz Aklına koyup direnmek, ısrar etmek Sakal diye tutturmuş, başka laf dinlemiyor …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bizzat — zf., Ar. bi ẕ ẕāt Doğrudan doğruya kendisi Vaziyeti yukardan ve bizzat takip etmek lazım geldi. Atatürk …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • izlemek — i 1) Birinin veya bir şeyin arkasından gitmek, takip etmek 2) Zaman, süre, sıra vb. bakımından gelmek, arkasından gelmek, arkasında olmak Geceyi gündüz izler. 3) Bir olayın gelişimini gözden geçirmek Bu ustaca düzeni Osmanlıların her işinde… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kovalamak — i 1) Kovmak 2) Kaçanın arkasından koşmak, yakalamaya çalışmak Çoban çocukları, kuşun geldiğini görmüş olacaklar ki kovaladılar. M. Ş. Esendal 3) mec. Bir şeyin arkasına düşüp elde etmeye veya bir sonuca bağlamaya çalışmak, izlemek, takip etmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kovuşturmak — i Suçlu olduğu ileri sürülen biri için gerekli araştırma ve soruşturmayı yapmak, takip etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • adım adım izlemek — 1) bir işi yaparken daha önceki deneyimleri ve kuralları kullanmak 2) gizlice takip etmek ... ve peşinde altı kişi vardı, onu yollarda bellerde adım adım izliyorlardı. Y. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hatim sürmek — okunan Kur an ı, önündeki Kur an dan takip etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”