- aman vermek
- canını bağışlamak, öldürmemek
Teslim olan halka aman vererek hepsini evlerine yolladı.
- F. R. Atay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Teslim olan halka aman vererek hepsini evlerine yolladı.
- F. R. AtayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
aman — ünl., Ar. amān 1) (ama:n) Yardım istenildiğini anlatan bir söz Aman Allahım! 2) Bir suçun bağışlanmasının istendiğini anlatan bir söz Aman, bir daha yapmam! 3) Usanç ve öfke anlatan bir söz Aman bırak beni! Aman, bu laflardan da bıktık! 4) Rica… … Çağatay Osmanlı Sözlük
akla fenalık vermek — çok şaşırtmak, çıldırtmak, zıvanadan çıkarmak Aman ya Rabbi, akla fenalık verecek hadiseler bundan sonra başladı. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAHFİR — Utandırmak. * Aman vermek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yakmak — 1. nsz, ar Kına, yakı vb.ni koymak, sürmek Kına yakmak. Yakı yakmak. 2. i, ar 1) Yanmasını sağlamak veya yanmasına yol açmak, tutuşturmak Kendi sigarası için yaktığı kibriti bana uzattı. F. R. Atay 2) Ateşle yok etmek Çöpleri yakmak. 3) Işık… … Çağatay Osmanlı Sözlük
zaman — is., Ar. zamān 1) Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım. Ö. Seyfettin 2) Bu sürenin belirli bir parçası, vakit Efendiler,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ANGLİKAN — İngiliz kilisesine bağlı kimse.(Anglikan Kilisesine Cevap:Bir zaman bî aman İslâmın düşmanı, siyâsi bir dessas, yüksekte kendini göstermek isteyen vesvas bir papaz, desise niyetiyle, hem inkâr suretinde, hem de boğazımızı pençesiyle sıktığı bir… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük