- göz yummak
- 1) görmezlikten gelmek, hoş görmek, bağışlamak
Vaadime sadık kalırım fakat inzibatsızlığa göz yummak olamaz.
- R. N. Güntekin2) umudunu kesmek, umutsuzluğa düşmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Vaadime sadık kalırım fakat inzibatsızlığa göz yummak olamaz.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yummak — sıkup kapamak, göz kapamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yümmek — (göz) yummak III, 64bkz: yummak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
İGMAZ-I AYN — Göz yummak. Aldırmamak, görmemezlikten gelmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
idare etmek — 1) yönetmek, çekip çevirmek Aramızdan biri mesela ev sahibi Kâzım Bey müzakereyi idare etsin. R. N. Güntekin 2) tutumlu kullanmak Lakin siz, yine sabaha kadar kalacakmışız gibi idare edin mumu. R. N. Güntekin 3) yetmek, yetişmek Evler ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayakaltında bırakmak — ezilmesine, yok olmasına göz yummak, korumamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜSAMAHA — (C.: Müsamahât) Hoş görürlük, dikkat etmemek, aldırış etmemek. Kusurlara göz yummak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TARF — Göz, bakış, nazar. Göz ucu. * Soyu temiz kimse. * Her şeyin nihayeti, sonu. * Göz kapaklarını yummak veya oynatmak. * Göze bir şey dokundurmakla yaşartmak. * Koz: Menazil i Kamer den bir menzil adı. (Kamer menzillerinden birisinde aslanın alnını… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük