- işe girmek
- göreve, çalışmaya başlamak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
araya girmek — 1) iki kişinin arasındaki bir işe karışmak 2) iki kişiyi uzlaştırmaya çalışmak 3) bir iş yapılırken ona engel olacak başka bir şey çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapılanmak — e 1) Bir işe girmek ve o işte devam etmek Onlar için iş, bir yere âdeta zorla kapılanmak gibi bir şeydi. A. Ş. Hisar 2) Bir işe girmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sınav — is. 1) Öğrencilerin veya bir işe girmek isteyenlerin bilgi derecesini anlamak için yapılan yoklama, imtihan, test 2) mec. Direnme, dayanışma, güç gerektiren, sonuçta bir deneyim kazandıran zor durum Evliliğin ilk yılları bir sınavdır. Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
süluk etmek — 1) bir işe girmek 2) bir tarikata girmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mülazım — sf., esk., Ar. mulāzim 1) Bir işe girmek için bir süre parasız olarak o işe devam eden 2) is., ask. Teğmen … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendini ateşe atmak — bile bile tehlikeli bir işe girmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAFV — Bir şeyin batmayıp su üzerinde kalması. * Ağaç üzerinde yaprağın belirmesi. * Bir işe girmek. * Hayvanın tepe üzerine çıkması. * Ceylânın koşması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
karışmak — e 1) İki veya ikiden çok şey bir araya gelip birbirinin içinde dağılmak, birbirinin içine girmek Araba sallana sallana içim bağrım birbirine karıştı. H. R. Gürpınar 2) Düzensiz, dağınık olmak Yanıma her tarafı titreyerek sapsarı, sakal bıyığa… … Çağatay Osmanlı Sözlük
açılmak — nsz 1) Açma işi yapılmak veya açma işine konu olmak Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz. Anayasa 2) Renk koyuluğunu yitirmek Perdenin rengi açıldı. 3) Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak Ateşi düşünce hasta açıldı. 4) e… … Çağatay Osmanlı Sözlük