- çadır
- hayma, oba; bir nevi serçe kuşu, çatılmış ve kurulmuş ötü
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çadır
Look at other dictionaries:
çadır — is., Far. çāder 1) Keçe, deri, kıl dokuma, sık dokunmuş kalın bez veya plastik maddelerden yapılarak direklerle tutturulan, taşınabilir barınak, çerge, oba, otağ Kılıcını çekip tek başına atını, düşman başkumandanının çadırına saldırarak ölüm… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çadır — is. Su buraxmayan parçadan düzəldilən müvəqqəti yaşama, daldalanma yeri. Çadır qurmaq. Brezent çadır. – Feldşer çadıra gələndə yaralı yenə də dişlərini qıcıldadır, ufuldayırdı. M. Hüs.. Midhəd çadırdan çıxdıqdan sonra komandir dərin fikrə… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
çadır — (F.) [ ردﺎچ ] 1. çadır. 2. örtü, kadınların giydiği örtü … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
çadır çanağı — is. Çadır direğinin ucunda, çadır bezini tutmaya yarayan oyuk ağaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
çadır tiyatrosu — is. Oyunlarını ve diğer gösterilerini çok büyük bir çadır içinde halka sunan gezici tiyatro veya gösteri grubu … Çağatay Osmanlı Sözlük
Čadir Lunga — Sp Čadir Lùnga Ap Ciadâr Lunga L Moldavija … Pasaulio vietovardžiai. Internetinė duomenų bazė
çadır ağırşağı — is. Çadırın direk başlığı … Çağatay Osmanlı Sözlük
çadır bezi — is. Pamuk veya ketenden dokunmuş kalın, sık bir tür bez … Çağatay Osmanlı Sözlük
çadır çatı — is. Orta noktadan başlayarak dört tarafa bakan yüzeyi bulunan ve kare piramit biçimindeki çatı … Çağatay Osmanlı Sözlük
çadır çiçeği — is., bit. b. Nilüfergillerden, Çin ve Amerika ırmaklarında yetişen, büyük yapraklı, pembe ve beyaz çiçekli bir bitki (Euryaleferox) … Çağatay Osmanlı Sözlük
