- borçlanmak
- nsz, -e
1) Karşılığını sonra vermek şartıyla birinden para veya bir şey almak
Daha sonra Mayıs Ayı Notları'nı borçlanarak bastırmıştım 1947'de.
- N. Cumalı2) mec. Manevi bir yükümlülük altına girmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Daha sonra Mayıs Ayı Notları'nı borçlanarak bastırmıştım 1947'de.
- N. CumalıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
borç etmek (veya yapmak) — borçlanmak Altlarında şilte, dolaplarında eşya kalmadı ama kimseye de borç yapmadılar. P. Safa Babasından bir şey koparamadığı zaman borç ediyor, sonra ona ödetiyordu. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
borca girmek — borçlanmak, borç para almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
İSTİKRAZ — Borçlanmak. Ödünç almak. Borç almak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
borçlanma — is. Borçlanmak işi, istikraz Birleşik Sözler dış borçlanma iç borçlanma … Çağatay Osmanlı Sözlük
istikraz etmek — ödünç para almak, borçlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük