bucaksız
Look at other dictionaries:
uçsuz bucaksız — sf. 1) Sonu görülmeyecek kadar geniş olan Şehir, uzaktan bir dağın eteğinde uçsuz bucaksız bir bahçe gibi görünüyor. R. N. Güntekin 2) Çok fazla, pek çok … Çağatay Osmanlı Sözlük
Mustafa Ziyalan — (May 14 1959, Zonguldak, Turkey) is a writer and poet. He was born in 1959 in Zonguldak, at the Black Sea coast of Turkey, as the only child of Fatma Süzme Afyonlu, a poet and painter, and Nihat Ziyalan, a poet, writer and actor. He is graduated… … Wikipedia
alabildiğine — zf. 1) Sınırsız, uçsuz bucaksız bir biçimde Bir tarafı alabildiğine deniz, bir tarafı alabildiğine boş çöl. F. R. Atay 2) Olanca hızı ile 3) mec. Aşırı derecede, gereğinden çok … Çağatay Osmanlı Sözlük
anız — is. 1) Ekin biçildikten sonra tarlada kalan köklü sap 2) Ekin biçildikten sonra sürülmemiş tarla Uçsuz bucaksız uzayan kır / Kimi yerde nadas, kimi anız. A. K. Tecer Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller anız biçmek anız bozmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
pirinç — 1. is., ci, bit. b., Far. birinc 1) Buğdaygillerden, kökleri bol su içinde yetişen bir bitki (Oryza sativa) Oradaki uçsuz bucaksız pirinç bataklıklarının sahibidir. R. N. Güntekin 2) Bu bitkinin besin olarak kullanılan taneleri Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uçsuz — sf. Ucu olmayan Geçen günlerim bana dalgaları sayılmayan uçsuz bir deniz gibi göründü. H. E. Adıvar Birleşik Sözler uçsuz bucaksız … Çağatay Osmanlı Sözlük
zırhlı — sf. 1) Zırh giymiş veya zırh kaplanmış ... uçsuz bucaksız bir tank, panzer ve zırhlı araba zinciri ... geçip gidiyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) is. Büyük bir bölümü mermilere ve uçak bombalarına karşı bir zırhla korunmuş, genellikle büyük tonajlı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bitmez tükenmez (veya bitip tükenmez) — bitmeyen, sonu gelmeyen, uçsuz bucaksız Kırk yıl bana bitmez tükenmez çok uzun bir süre gibi görünürdü. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüzü görmemek — (bir şey) ... den yoksun olmak, uzak bulunmak Yüzyıllardan beri sabah yüzü görmemiş uçsuz bucaksız kıraç topraklar. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
GAYR-I MAHDUD — Hudutsuz, uçsuz bucaksız, sonsuz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük