- el alışkanlığı
- is.
Bir iş veya hareketin birçok kez yapılması ile kazanılan özellik, ustalık, maharet
Kıştan kalan ateşsiz mangalı el alışkanlığı neticesi birkaç kere karıştırdıktan sonra...
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kıştan kalan ateşsiz mangalı el alışkanlığı neticesi birkaç kere karıştırdıktan sonra...
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ağız alışkanlığı — is. Çok söylendiği için bir sözü sık sık kullanma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
Bengü — Naissance 23 avril 1979, Izmir … Wikipédia en Français
alışkanlık — is., ğı 1) Bir şeye alışmış olma durumu, alışkınlık, alışmışlık, itiyat, huy, ünsiyet ... devlet, gençleri ... kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır. Anayasa 2) Yakınlık, arkadaşlık, ünsiyet 3) fel., ruh b. İç… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bulaşık adam — is. Yolsuz, uygunsuz işler yapan, sataşma alışkanlığı olan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
bulaşkan — sf. 1) Bulaştığı yerden kolay temizlenemeyen, yapışkan 2) mec. Sataşma, kavga etme alışkanlığı olan … Çağatay Osmanlı Sözlük
dırdırcı — sf. Bezdirici söz etme alışkanlığı olan, geveze, yerli yersiz konuşan (kimse) Bir kere dırdırcı bir tabiatı vardı. Bir şeyden memnun olmaz, vara yoğa söylenirdi. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
el uzluğu — is. Ustalık, el alışkanlığı, maharet … Çağatay Osmanlı Sözlük
faturalı yaşam — is. Yapılan alışverişte fatura alma alışkanlığı … Çağatay Osmanlı Sözlük