- gereklik
- is., -ği
Gerek olma durumu, lüzum, icap, iktiza
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
gereklik
Look at other dictionaries:
gerekçe — is. 1) Gerektirici sebep, esbabımucibe Her hâlde kendince bir gerekçesi olmalı. H. Taner 2) huk. Bir yasanın önerilmesi ve hazırlanmasında, yasa tasarısının hazırlanış ve maddelerin düzenleniş sebepleri 3) huk. Mahkeme kararlarında, kararın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
icap — is., bı, Ar. īcāb 1) Gerek, gereklik, ister, lüzum Nezaket icabı bu cevaptan memnun görünmesi lazımdı. R. N. Güntekin 2) man. Olumlama Birleşik Sözler meslek icabı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller icap etmek icap ettirmek icabına bakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
isteme kipleri — is., ç., dbl. Dilek, istek, gereklik ve emir kavramları veren kipler Gelse, gele, gelmeli, gelsin … Çağatay Osmanlı Sözlük
lüzum — is., Ar. luzūm Gerek, gereklik, gereklilik, icap Sizden saklamaya lüzum yok, dedi. R. H. Karay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller lüzum görmemek lüzumundan fazla … Çağatay Osmanlı Sözlük
ya — 1. ünl., Ar. yā 1) Ey, hey anlamlarında bir seslenme sözü Yürü ya mübarek! 2) e. Evet Birleşik Sözler yalelli Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ya Allah … Çağatay Osmanlı Sözlük
söz düşmemek — 1) (birine) başkalarının konuşmasından kendisine sıra gelmemek 2) (birine) başkaları dururken kendisinin söz söylemesine gereklik bulunmamak Bu toplantıda büyüklere söz düşmüyor. H. E. Adıvar 3) (birine) birinin söz hakkı olmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
