ricat etmek — gerilemek, geri çekilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tedenni etmek — gerilemek, düşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEREDDİ — Gerilemek. Soysuzlaşmak. Aşağı düşmek. * Şal ve örtü örtünmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
fosilleşmek — nsz 1) Fosil durumuna gelmek, taşıllaşmak 2) mec. Gerilemek, köhneleşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
gerileme — is. 1) Gerilemek işi 2) biy. Bir dokunun, bir organın bir evrim geçirmesi veya bir yapının basitleşmesi 3) man. Sonuçlardan ilkelere, etkilerden sebeplere ve birleşiklerden yalınçlara doğru usa vurma işlemi 4) ruh b. Kavrama yeteneğinin giderek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
soysuzlaşmak — nsz 1) Biyolojik, toplumsal, doğal bozulmaya, dağılmaya uğramak, tefessüh etmek 2) Yaşama biçimi ve görevlerinde gerilemek, bozulmak, yozlaşmak, tefessüh etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sönmek — nsz, er 1) Yanmaz, aydınlatmaz, parlamaz olmak Son yıldız vadinin üstünde bir yanıp bir sönüyordu. T. Buğra 2) Parlaklığını, ışığını yitirmek 3) Hava veya başka bir gaz ile şişirilmiş bir şeyin havası kaçıp şişkinliği inmek Balon söndü. 4) jeol.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
inhitat etmek — çökmek, gerilemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tedennî — (A.) [ ﯽﻥﺪﺕ ] gerileme, alçalma, düşüş. ♦ tedennî etmek gerilemek, alçalmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü