- iradesiz
- sf., fel., ruh b.
İstençsiz
O, artık bu adamın elinde iradesiz, cansız bir şey gibiydi.
- Y. K. Karaosmanoğlu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
O, artık bu adamın elinde iradesiz, cansız bir şey gibiydi.
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çökmek — nsz, er 1) Bulunduğu düzeyden aşağı inmek, çukurlaşmak Toprak çökmek. Yol çökmek. 2) Üzerinde bulunduğu yere yıkılmak Tavan çökmek. Döşeme çökmek. Ev çökmek. 3) e Çömelmek Suyun başına çöküp ellerini, yüzünü yıkamaya koyuldu. H. F. Ozansoy 4) e… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gevşek — sf., ği 1) Sıkı veya gergin olmayan, gevşemiş olan Bizim dost, gevşek kravatıyla, çözük yakasını şöyle bir okşadı. Ç. Altan 2) mec. Cansız, hareketsiz, iradesiz 3) zf., mec. İlgisiz, kayıtsız bir biçimde Bu konuda gevşek davranırsanız periler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
istençsiz — sf., fel., ruh b. Yapılması istenmediği hâlde yapılan (davranış), istenç dışı, irade dışı, iradesiz, gayrıiradi … Çağatay Osmanlı Sözlük
istençsizlik — is., ği İradesiz olma durumu, iradesizlik … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendiliğinden — zf. 1) Başka şeylerin etkisi olmaksızın, kendi kendine, bizatihi ... birkaç dakika masa başında beklese kendiliğinden bir şeyler yazmaya başlarmış. A. H. Tanpınar 2) sf., bit. b. İnsan eliyle ekilmeden yetişen, hudayinabit 3) sf., fiz. İradesiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uçmak — 1. nsz, ar 1) Kuş, kanatlı böcek vb. hareketli kanatları yardımıyla havada düşmeden durmak, havada yol almak Biraz havalanıp bir başka kayaya kadar uçtu. S. F. Abasıyanık 2) Uçak vb. araçlar özel mekanizma ile yerden yükselmek, havada yol almak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
FELETAT — Lisanın döküntüleri, iradesiz ağızdan çıkan söz veya kelime. * Ansızlık. * Her ayın son geceleri. (Bak: Hey atin feletâtı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük