koklama

koklama
is.
Koklamak işi

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • HÂSSE-İ ŞEMM — Koklama duygusu …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • beş duyu — is. Dokunma, görme, işitme, koklama, tat alma duyuları …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • burun — is., rnu, anat. 1) Alınla üst dudak arasında bulunan, çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı 2) Bazı şeylerin ön ve sivri bölümü Kadıköy vapurunun güvertesinde, paltoma bürünmüş, gidip ta burna oturmuştum. H. Taner 3) mec. Kibir,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • duymak — i, ar 1) Bilgi almak, öğrenmek, haber almak Yaptıklarını duydum. 2) İşitmek, ses almak Çamaşırcı Fatma kadın annemin duymayan kulaklarına yalvarıyor. Y. Z. Ortaç 3) Dokunma, koklama vb. duyularla algılamak, hissetmek Yüzme denilen mucizeyi ancak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • duyu — is. İnsanların ve hayvanların, dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, koklama, dokunma ve tatma organlarıyla algılama yeteneği, duyum, hasse Tüm duyularım uyanık olarak trenimin rengini ve numarasını bulmaya çalışırdım. N. Eray Birleşik Sözler… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koklatılmak — nsz Koklama işine konu olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koklatmak — i, e 1) Koklama işini yaptırmak Koklat, göreyim, çiçeklerini bana, güzel kokarlar mı? O. C. Kaygılı 2) mec. Yararlandırmak, biraz vermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koklayış — is. Koklama işi veya biçimi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koku alma duyusu — is. Koklama …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ENBÛY — f. Koklama, koku alma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”