kokuşmak

kokuşmak
nsz
1) Çürüyüp bozularak kötü bir koku çıkarmak, kokmak, taaffün etmek

Çöpler kokuşmuş.

2) mec. Kişi, toplum vb. bozularak özelliğini yitirmek, tefessüh etmek
3) hlk. Koklaşmak

Öpüşürken, kokuşurken çıkageldi kocası...

- M. Ş. Esendal

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • taaffün etmek — kokuşmak, pis kokmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tefessüh etmek — 1) çürümek, kokuşmak 2) mec. kişi, toplum vb. özelliğini, niteliğini yitirerek bozulmak, kokuşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kokmak — nsz, ar 1) Koku çıkarmak Her gelişinde üzeri yabancı lavantalar kokuyor. H. R. Gürpınar 2) Çürüyüp bozularak kötü bir koku çıkarmak, kokuşmak Bu et kokmuş. 3) mec. Olacağıyla ilgili belirtiler göstermek, olacağı hissedilmek Ortalık savaş… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kokuşma — is. Kokuşmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sasımak — nsz, hlk. Kokuşmak, tefessüh etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • infisah etmek — 1) yürürlükten çıkmak 2) bozulmak 3) dağılmak 4) mec. kokuşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • taaffün — (A.) [ ﻦﻔﻌﺕ ] kokuşma. ♦ taaffün etmek kokuşmak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • pow — bayatsımak veya kokuşmak sonu ekmek üstünde beliren ye şillik. III, 129 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • tançışmak — bozulup kokuşmak II, 217 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”