- oluşmak
- nsz
Belli bir varlık kazanmak, ortaya çıkmak, meydana gelmek, teşekkül etmek, tekevvün etmek
Gün batımına yakın İskenderun körfezini sis basıyor, sisten dağlar oluşuyor.
- R. H. Karay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Gün batımına yakın İskenderun körfezini sis basıyor, sisten dağlar oluşuyor.
- R. H. KarayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
vücut bulmak — oluşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
terekküp etmek — oluşmak … Hukuk Sözlüğü
kabarmak — nsz 1) Ağırlığı artmadan hacmi büyümek Ekmek iyi kabardı. 2) Yağışlardan veya kaynamaktan taşmaya yüz tutmak Çay birdenbire kabararak şosenin rampalarını aşar ve epeyce zararlara sebep olur. R. N. Güntekin 3) Niceliği artmak, büyümek Masraf… … Çağatay Osmanlı Sözlük
teşekkül etmek — 1) belirmek, belli bir biçim almak, oluşmak 2) kuruluş olarak oluşmak Kuvayımilliye teşekkül edinceye kadar şehri beklediler. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağıllanmak — nsz 1) Toplanıp bir arada durmak 2) Çevresinde ağıl denen hale oluşmak, halelenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağırşaklanmak — nsz Ergenlik döneminde çıbanda veya memede ağırşak biçiminde bir tümsek oluşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağlamak — i, e 1) Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak Gemiyi iskeleye bağlamak. 2) Düğümlemek İpi ipe bağlamak. 3) i Yara ilaç koyup bezle sarmak Yarayı bağlamak. 4) i Denk yapmak, paket yapmak Yatakları bağlamak. Eşyayı bağlamak. 5) nsz Oluşmak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başlamak — e 1) Bir işe girişmek, harekete geçmek Şairliğe on sekiz yaşında gazel ve rubailerle başlamıştı. H. Taner 2) nsz Çalışır, işler, yürür duruma girmek Bundan başka evlenme hayatı da oldukça başarılı başladı. H. E. Adıvar 3) Olmak, oluşmak, ortaya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başlanmak — e 1) Başlama işine konu olmak Koşuya başlandı. 2) nsz Baş oluşmak Soğan başlandı … Çağatay Osmanlı Sözlük
beneklenmek — nsz Benek oluşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük