saldırma

saldırma
is.
1) Saldırmak işi

... tütün tablasının kenarında kendimi kurtarmak için saldırmaya hazırlanmış kırmızı bir tilki duruyor.

- M. Ş. Esendal
2) Bir tür büyük bıçak

Hele Üsküdar gibi bıçkını fazla semtlerde on çocuktan üç dördünde bir bıçak, bir sustalı, bir usturpa hatta bir saldırma bulunurdu.

- B. Felek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • saldırma — «Saldırmaq»dan f. is …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • HÜCUM — Saldırma. Hamle ile ileri atılmak. * Sert sözle birine çatmak, karşı çıkmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SAVL — Saldırma, atılma. Saldırış, atılı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SAVLET — Saldırma. Ani ve şiddetli atılı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TAADDİ — Saldırma. * Düşmanlık. * Ezme. * Şeriattan ayrılma. Tecavüz etme. Zulmetme. Örf âdet ve mukavelenin hilâfına hareket etme. * Gr: Fiilin geçer halde olması, müteaddi olması …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • tecavüz — is., Ar. tecāvuz 1) Hücum etme, saldırma, saldırı, saldırış Çekler bir Alman tecavüzü karşısında mutlaka silaha sarılacaklardır. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Namusuna saldırma, sarkıntılık 3) Başkasının hakkına el uzatma 4) esk. Aşma, ötesine geçme… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çapraz ateş — is. Karşılıklı yönlerden silahla saldırma …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hücum — is., Ar. hucūm 1) Saldırma, saldırı, saldırış Bizdik o hücumun bütün aşkıyla kanatlı / Bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı. Y. K. Beyatlı 2) Üşüşme, bir yere toplanma 3) ünl. İleri anlamında kullanılan bir seslenme sözü 4) mec. Sert eleştiri …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • saldırgan — sf. Başkasına saldıran, yapısında saldırma özelliği olan (devlet, kimse, hayvan), agresif, mütecaviz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • saldırış — is. Saldırma işi veya biçimi Her türlü saldırış ve sataşma sahneleri gene eksik değildi. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”