savuşmak

savuşmak
nsz
1) Bulunduğu yerden aceleyle, gizlice veya dikkati çekmeden ayrılmak

Hemen dükkâna koşuyorum, acele acele bir iki gazete alıp savuşuyorum.

- R. N. Güntekin
2) Hastalık veya başka kötü bir durum geçmek, iyileşmek
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • akmak — den, ar 1) Sıvı maddeler veya çok ince taneli katı maddeler bir yerden başka bir yere doğru gitmek Eskiden Sakarya, bu köprünün altından akarmış. S. F. Abasıyanık 2) Bu gibi maddeler aşağıya, yere düşmek Üstünden sular akıyor. 3) Sıvı bir madde… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • defolmak — nsz, Ar. defˁ + T. olmak Savuşmak, çekilip gitmek Bir gece oyuncular dükkânı, tezgâhı toplayıp kasabadan defoldular. R. N. Güntekin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller defol! …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ekmek — 1. i, er 1) Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek 2) Toprağı ekip biçmek için kullanmak Ancak senede otuz dönüm ekebiliyor. M. Ş. Esendal 3) e Serpmek Yemeğe biber ekmek. 4) mec. Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • faydasız — sf. Yararsız Bir aralık evden savuşmak da aklına geldi ama faydasız buldu. M. Ş. Esendal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller faydasız baş mezara yaraşır …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaçmak — e, ar 1) Hızla koşup bir yere saklanmak Bir tehlike sezdiğin anda hemen eve kaçarsın. H. R. Gürpınar 2) nsz Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek Silahını hatta başındaki şapkasını bırakıp kaçıyor. R. E. Ünaydın 3) den… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • savuşma — is. Savuşmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zamkinos etmek — argo kaçmak, savuşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • voltasını almak — argo 1) kaçmak, savuşmak 2) çekilmek, gitmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çekip gitmek — bırakıp gitmek, ayrılmak, savuşmak Sırf bu parayı ödeyemiyorum diye çekip gitmesini bağışlamıyordu. T. Buğra …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • başını alıp gitmek — izin almadan ve gideceği yeri bildirmeden gitmek, savuşmak O, dönüşümü sabırsızlıkla beklerken bir kâğıt bırakır, başımı alıp giderdim. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”