- tevahhuş
- is., esk., Ar. tevaḥḥuş
Ürkme, ürküntüAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tevahhuş — (A.) [ ﺶﺣﻮﺕ ] korku, korkma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
TEVAHHUŞ — Korkmak. Ürkmek. Kaçmak. * Hâli, tenhâ ve ıssız olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tevahhuş etmek — ürkmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜTEVAHHİŞ — Tevahhuş eden, ürken, korkan, yadırgayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ürkme — is. Ürkmek durumu, tevahhuş … Çağatay Osmanlı Sözlük
ürkmek — nsz, er 1) Bir şeyden korkup sıçramak, tevahhuş etmek Gölgesinden ürkmüş bir Arap atı gibi şahlandı. Ö. Seyfettin 2) Şaşkınlık ve korku duymak Birisi merdivenlerden biraz hızlı inip çıktığı zaman biz de ürküyorduk. R. N. Güntekin 3) Ağaç meyve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ürküntü — is. Ürkme duygusu, tevahhuş Işıltılı gözlerinde en ufak bir ürküntü yoktu. N. Araz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ürküntü vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜTEVAHHİŞÂNE — f. Korkarak, ürkerek, tevahhuş ederek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük