tezâhür — (A.) [ ﺮهﺎﻈﺕ ] ortaya çıkma, belirme. ♦ tezâhür etmek ortaya çıkmak, belirmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
tezahür etmek — belirmek Yalnız benim herze devrelerim sık sık tezahür ediyor. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEZAHÜR — Meydana çıkma, belirme, görünme. Gösteriş. * Birbirini korumak, birbirine arka olmak. * Arkalaşmak; yâni birbirine yardım etmek. * Avretine zıhar etmek, yani zevcesinin arkasını validesinin arkasına teşbih ederek zuhruki kezuhri ümmî demek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEZAHÜRÂT — (Tezahür. C.) Görünüşler. Gösterişler. Gösteriş için toplanmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
belirmek — nsz 1) Önce belli veya görünür olmayan bir şey ortaya çıkmak, tezahür etmek Karanlıkların ardından birçok adamlar belirerek acayip birtakım eşyalar taşıyor. R. H. Karay 2) Bir düşünce veya durum kesin bir biçim almak, tebellür etmek Kafasında… … Çağatay Osmanlı Sözlük
namüsait — sf., di, esk., Far. nā + Ar. musāˁid Uygun olmayan, elverişsiz Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. Atatürk … Çağatay Osmanlı Sözlük
AYN-EL YAKÎN — (Ayn ül yakîn) Göz ile görür derecede görerek, müşâhede ederek bilmek. (Bak: Yakîn)(İman ı tahkikîde pek çok meratib var. O mertebelerden ilm el yakîn mertebesi çok bürhanların kuvvetleriyle binler şüphelere karşı dayanır. Halbuki taklidî iman… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CİLVE-İ İRÂDE — İrâde ve kasdı gösteren tezahür ve tecelli. Cenab ı Hakkın kendi bizzat isteği ve iradesiyle yaptığını gösteren oluş ve intizam, mükemmeliyet. (İnsanın nasıl ruhu bütün cesedine özel bir münasebeti var ki: Bütün âzâsını ve eczasını birbirine… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
EZVAC-I TÂHİRAT — Hz. Peygamber Efendimizin (A.S.M.) ismetli ve iffetli, pâk zevce i muhteremeleri (R.A.) Mü minlerin anneleri diye bilinen ve Peygamberimize (A.S.M.) âilelik etmek şerefine ermiş mübârek hanımlar.(Zât ı Risaletin akvâli gibi, ef al ve ahvâli ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LEVH-İ KAZÂ VE KADER — Kader ve kazanın levhası, yani: Olmuş ve olacak her bir şeyin ilm i İlâhîdeki vücudları; yani, ilmen mevcudiyyetleri.(Alem i gaybdan sayılan geçmiş ve gelecek mevcudatın dahi mânen hayatdar bir vücud u mânevileri ve ruhlu birer sübut u ilmîleri… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük