- tutuşturma
- is.
Tutuşturmak işi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tutuşturma
Look at other dictionaries:
İLHAB — Tutuşturma, alevlendirme. * İltihaplandırma, şişirip kızartma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çakmak — 1. i, e, ar 1) Vurarak sokup yerleştirmek Çiviyi tahtaya çakmak. 2) Çivi ile tutturmak İsa nın ruhu eğer bugün içinden çıkmış olduğu yere inerek bu sahneyi görseydi, kim bilir patriklerini hangi oduna çakardı. F. R. Atay 3) Kazık çakıp hayvan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıra — is., Far. çerāġ 1) Çam vb. reçineli ağaçların yağlı ve çabuk yanmaya elverişli bölümü 2) Bu bölümden küçük küçük kesilerek hazırlanmış, tutuşturma ve aydınlatma işlerinde kullanılan parça 3) hlk. Lamba Birleşik Sözler çaydaçıra Marmara çırası … Çağatay Osmanlı Sözlük
IZRAM — Ateşi tutuşturma, ateşi alevlendirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TELHİB — (C.: Telbihât) (Leheb. den) Alevlendirme, tutuşturma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEŞ'İL — (Şu l. den) Parlatma. Tutuşturma, alevlendirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTİKAD — Yakma, ateşi tutuşturma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTİRA' — İki tâne odun parçasını birbirine sürte sürte tutuşturma. * Çakmak taşında ateş çıkartma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
