baş aşağı düşmek

baş aşağı düşmek
kişiliğinden kaybederek toplum içindeki durumu sarsılmak

Onun için hayatın bütün kanunu, bütün manası bu baş aşağı düşüşteydi.

- Y. K. Karaosmanoğlu

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • baş aşağı — is. 1) İniş 2) zf. Başı aşağı gelecek biçimde Dükkânın camında baş aşağı asılmış, yan yana dizilmiş bastonlar duruyordu. M. Ş. Esendal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller baş aşağı düşmek baş aşağı etmek baş aşağı gelmek baş aşağı gitmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş aşağı gelmek — tepesi üstü düşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aşağı — is. 1) Bir şeyin alt bölümü, zir, yukarı karşıtı 2) Eğimli bir yerin daha alçak olan yeri 3) sf. Bir yere göre daha alçak yerde bulunan Aşağı katı, sakin ve daha sıcak olduğu için seçtik. A. Gündüz 4) sf. Bayağı, adi 5) sf., mec. Niteliği düşük,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tepeüstü — zf. Baş aşağı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tepeüstü düşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”