- hoşnut etmek
- memnun etmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
hoşnut — sf., du, Far. ḫoşnūd Bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan, yakınması olmayan Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hoşnut etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tatmin etmek — 1) karşısındakinin cinsel isteklerini gidermek 2) karşısındakine güven vererek onu istenilen bir biçimde hoşnut etmek 3) mec. doyurmak Yalan söyleme ihtiyacını tatmin etmiş hâlde sustu. R. H. Karay 4) mec. doyurucu bulmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gönlünü etmek (veya yapmak) — (birinin) birini razı ve hoşnut etmek Ben patronun gönlünü ederim, hafta arasında. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
hem İsayı hem de Musayı memnun etmek — istekleri birbirine karşıt olan iki kişiyi birden hoşnut edecek bir davranışta bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
okşamak — i 1) Sevgi, şefkat belirtisi olarak elini bir şeyin üzerinde yavaş yavaş gezdirmek veya ona hafifçe vurmak Oğlan kızın yanına geldi, saçlarını okşuyor. H. Taner 2) nsz, mec. Hafifçe dövmek Bir gün hani bir huysuzluk ettiği zaman, al eline, biraz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gönül (veya gönlünü) almak — 1) sevindirmek 2) kırılan bir kimseyi güzel bir davranışla hoşnut etmek Çok yüklendiler zavallıya, biraz da gönlünü almalı... T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanaat — is., ti, Ar. ḳanāˁat 1) Elindekinden hoşnut olma durumu, kanıklık, yeter bulma, yetinme, fazlasını istememe, doyum 2) Kanma, inanma Sınıfını geçeceğine kanaatim yok. 3) Kanış, kanı, inanç, düşünce Biz kanaatlerimizi açık söyleriz. E. İ. Benice… … Çağatay Osmanlı Sözlük