- birinci olmak
- başta gelmek, önde gelmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
birinci — sf. 1) Bir sayısının sıra sıfatı 2) is. Zaman, yer, sıra bakımından başkalarından önce gelen kimse, şey Birincisi ne kadar mağrur ise öbürü o kadar yılışık. Y. Z. Ortaç 3) is. Sırada, önem sırasında en üstün olan kimse Sınıfın birincisi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
varit olmak — geçerli durumda bulunmak İster birinci, ister ikinci ihtimal varit olsun, bunun o kadar önemi yoktur. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
erkeksi — sf. Erkeği andıran, erkeğe benzeyen, erkek gibi, erkeğimsi Birinci olmak hevesi yaradılışının verdiği üstünlüklerden, tuttuğunu bırakmayan erkeksi iradesinden geliyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
Nureddin Pasha — This article is about an Ottoman army officer. For an Ottoman grand vizier, see Abdurrahman Nureddin Pasha. Nureddin İbrahim (Konyar) 1309 (1893) P. 31 Miralay Nureddin Bey … Wikipedia
ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gelmek — den, e, nsz, ir 1) Bir yere gitmek, ulaşmak, varmak Gurbetten gelmişim yorgunum, hancı. B. S. Erdoğan 2) Geriye dönmek ... adamı Ödemiş ten aldım geldim, her masrafını çektim. N. Cumalı 3) Oturmaya, ziyarete gitmek Dün akşam amcamlar bize geldi.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
SAÂDET-İ EBEDİYE — Büyük ve ebedî saâdet. Âhiret saâdeti.(Saâdet i ebediye iki kısımdır. Birinci ve en birinci kısmı: Allah ın rızasına, lütfuna, tecellisine, kurbiyetine mazhar olmaktır. İkinci kısmı ise; saâdet i cismaniyedir. Bunun esasları; mesken, ekl, nikâh… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Nureddin Pascha — im Jahr 1922. Nureddin Pascha oder Nur ad Din Pascha (türkisch Nurettin Paşa oder Nureddin İbrahim Konyar) auch Bärtiger Nureddin (türkisch Sakallı Nurettin; * Dezember 1873 in Bursa; † 18. Februar 1932 in Istanbul) war ein türkischer … Deutsch Wikipedia
kadir — 1. is., dri, esk., Ar. ḳadr 1) Değer, kıymet, itibar 2) gök b. Bir yıldızın parlaklık bakımından bulunduğu basamak Birinci kadirde on dokuz, ikincide elli yedi, üçüncüde yüz yetmiş dört yıldız bulunur. Birleşik Sözler kadirbilir kadirbilmez Kadir … Çağatay Osmanlı Sözlük
mâni — 1. is., Ar. māniˁ Bir şeyin yapılmasını önleyen şey, engel Kaç zamandır beynimi, kanımı ateşlendiren bu idealimin lezzetini tatmak için her mâniyi çiğneyeceğim. H. R. Gürpınar Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller mâni olmak 2. is., ed. Genellikle… … Çağatay Osmanlı Sözlük