- dışarı çıkmak
- büyük abdest yapmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dediğinden (dışarı) çıkmak — sözünü dinlememek Dediğimden dışarı çıkarsa kendi bilir … Çağatay Osmanlı Sözlük
dışarı — is. 1) Dış çevre, dış yer, hariç, içeri karşıtı Dışarıda yağmur yağıyor. S. F. Abasıyanık 2) Kişinin konutundan ayrı olan yer Dışarıda, çocuklar birdirbir oynamaya dalmışlardı. A. İlhan 3) Yurt dışı Dışarıyla iyi geçiniyorduk, Yunanlılarla az… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dili bir karış dışarı çıkmak (veya sarkmak) — koşmaktan, yürümekten ve yorulmaktan çok susamak Koştu koştu da dili bir karış sarktı. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkmak — den, ar 1) İçeriden dışarıya varmak, gitmek Ortalık ağarırken bir arkadaşımla yorgun adımlarla konaktan çıktık. F. R. Atay 2) nsz Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek Bu mülakatımızdan esaslı bir netice çıkmadı. Atatürk 3) nsz Bir meslek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
auta çıkmak — sp. top sahadan dışarı çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
taşıkmak — dışarı çıkmak II, 116bkz: çıkmak,tışıkmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
uğramak — e 1) Yola devam etmek üzere, bir yerde kısa bir süre kalmak Üç günde yalnız üç vapur iskeleye uğradı. S. F. Abasıyanık 2) Bir yerin yanından, yakınından, içinden geçmek Ona kapıdan şöyle bir uğramak isterdim. H. Taner 3) Fırlayarak çıkmak, dışarı … Çağatay Osmanlı Sözlük
SADED HARİCİ — Konuşulan mevzudan dışarı çıkmak. Hududdan dışarı çıkmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
demek — nsz, r 1) Söylemek, söz söylemek Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. B. Felek 2) e Ad vermek Muşmulaya döngel de derler. 3) Bir dilde karşılığı olmak Kamer ay demektir. 4) Herhangi bir ses çıkarmak Küt dedi, düştü. 5) e Herhangi bir kanıya,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tışı — dişi, her hayvanın dişisi; kadın I, 396, 400, 447, 529; II, 102; III, 6, 178, 224, 229bkz:tişi tışıkmak dışarı çıkmak II, 116bkz: çıkmak, taşıkmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini