kola çıkmak

kola çıkmak
hırsız, polis vb. faaliyete geçmek, işe başlamak

Polis düdükleriyle yeniden fırladım. Meğer hırsızlar kola çıkmış.

- R. Akyavaş

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • kol — is., anat. 1) İnsan vücudunda omuz başından parmak uçlarına kadar uzanan bölüm 2) Vücudunun bu bölümünü saran bölümü Kara yağız oğlan yalandan gözlerinin yaşını pembe mintanının kollarına siliyordu. O. C. Kaygılı 3) Makinelerde tutup çevirmeye,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çıkma — is. 1) Çıkmak işi 2) Bir yapının üst katlarından dışarıya doğru uzanmış bölüm, balkon 3) Hamamdan çıkarken kullanılan havlu ve kurulanma takımı, çıkacak 4) Bir yazı sayfasının kenarına metinle ilgili olarak yazılan ek, derkenar 5) Desteklemek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koltuk — is., ğu 1) Omuz başının altında, kolun gövde ile birleştiği yer Gazetelerini bir koltuğunun altına koydu, zayıf kollarıyla kutulara sarıldı. H. E. Adıvar 2) Kol dayayacak yerleri olan geniş ve rahat sandalye Ta yan beline kadar gömüldüğü… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sokağa dökülmek — 1) herhangi bir sebeple dışarı çıkmak Her zaman, saat on bir buçuk dedi mi kadın erkek, kol kola sokağa dökülürlerdi. P. Safa 2) gösteri, protesto gibi amaçlarla insanlar sokaklara, meydanlara inmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”