baş göstermek

baş göstermek
belirmek, ortaya çıkmak, zuhur etmek, vuku bulmak

Bu kış yine, kok kömürü sıkıntısı baş gösterecekmiş.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş eğmek — 1) saygı göstermek için baş eğerek selamlamak Ulema, şeyhler, yerden selam verdiler, baş eğip el öptüler. R. E. Ünaydın 2) direnmekten vazgeçip buyruk altına girmek, inkıyat etmek Gittikçe yükselen başı Allah a kalkıyor / Asrın baş eğdi sandığı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ortalık karışmak — toplumda veya devletler arasında düzensizlik baş göstermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ZUHUR — Meydana çıkmak. * Ansızın meydana gelmek. * Baş göstermek. Görünmek. * Hulul. * Galip olmak. * Âlîkadr …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kana — is., den., İt. canna Geminin çektiği suyu göstermek için baş ve kıç bodoslamaları üzerine konulan işaretler …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kesilmek — nsz 1) Kesme işi yapılmak 2) Bitkin duruma gelmek, gücü, takati kalmamak, çok yorulmak Sonunda elleri, ayakları yorgunluktan kesilerek uzanıyorlardı yattıkları hasırlara. N. Cumalı 3) Gibi olmak, benzemek, dönmek Senelerden beri hizmetçinin,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • omuzluk — is., ğu, ask. 1) Rütbeyi göstermek amacıyla omuzlara takılan işaret, apolet 2) den. Gemilerde baş ve kıç bölümlerinin her bir yanı 3) hlk. Omza alınıp iki ucuna yük asılan kısa sırık, çiğindirik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yol — is. 1) Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık, tarik 2) Karada insanların ve hayvanların geçmesi için açılan veya kendi kendine oluşmuş, yürümeye uygun yer Bahçeleri bahçelere toprak yollar bağlardı. Ç. Altan 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uç vermek — 1) çıban baş vermek 2) ortaya çıkmak 3) bitki bitmek, sürmek 4) gelişme, büyüme başlangıcı göstermek Günbegün artmada dert ile gamım / Uç verdi yaralar sıralandı gel. Bayburtlu Zihni …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”