- gönlü akmak
- birine karşı güçlü sevgi duymak
Bu delikanlının kıza, bu kızın delikanlıya gönlü akınca insanın yüreği kabarıyor.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bu delikanlının kıza, bu kızın delikanlıya gönlü akınca insanın yüreği kabarıyor.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
gönül — is., nlü 1) Sevgi, istek, düşünüş, anma, hatır vb. kalpte oluşan duyguların kaynağı Gönüllerin birbirine kaynaştığı o günler millî bayramlarımızdan biriydi. O. S. Orhon 2) mec. İstek, arzu Okumaya gönlün var mı? Birleşik Sözler gönül avcısı gönül … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük