- depreşmek
- nsz
Yeniden ortaya çıkmak, nüks etmek
Bugün oraya gittiğinde çok fena olmuş, yatışmaya yüz tutan kederi yeniden depreşivermişti.
- H. Taner
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bugün oraya gittiğinde çok fena olmuş, yatışmaya yüz tutan kederi yeniden depreşivermişti.
- H. TanerÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
depreşmek — aklına gelmek … Beypazari ağzindan sözcükler
canlanmak — nsz 1) Gücü artmak, diri duruma gelmek Biraz oyalandıktan sonra canlanan parmaklarını beyaz tuşlarda koşturarak çalmaya başladı. P. Safa 2) de Depreşmek Bir kere gözlerime baksanız anlardınız / Sizin için kalbimde canlanan emelleri. N. H. Onan 3) … Çağatay Osmanlı Sözlük
depreşme — is. Depreşmek durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanamak — nsz 1) Vücudun herhangi bir yerinden kan akmak, kan gelmek, kan kaybetmek 2) mec. Manevi acılar yeniden etkisini duyurmak, depreşmek Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kanayan yara olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepmek — i, er 1) Hayvan, ayağıyla vurmak 2) Üzerine basarak sıkıştırmak Yünleri çuvala tepmek. 3) Çokça yürümek 4) mec. Değerini anlamamak veya kestirememek, geri çevirmek Gelmiş buraya, başını sokacak, ekmeğini kazanacak bir yer bulmuş, hiç bunu teper… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyanmak — nsz 1) Uyku durumundan çıkmak 2) Bitkiler canlanıp yeşermeye başlamak Tomurcuklar patlamış, tabiat iyiden iyiye uyanmıştı. B. Felek 3) Belirmek, ortaya çıkmak, depreşmek Leman Hanım ın seni sevdiğini söyleyince sende de ona karşı bir meyil… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üstelemek — nsz 1) Bir düşünce veya istek üzerinde durmak, direnmek, ısrar etmek, tekit etmek Ahmet Kerim bu yeni tutumun sebebini mutlaka öğrenmek istedi ve o kadar üsteledi ki Samim cevap vermek zorunda kaldı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Hastalık yeniden ortaya … Çağatay Osmanlı Sözlük
nüks etmek — hastalık veya başka bir durum yeniden ortaya çıkmak, depreşmek Hastalığı üç senede bir nüks eder. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
tutarağı tutmak — huysuzluğu depreşmek, aşırı istekte bulunmak ... fakat babamın kimseye gidecek hâli yok. Rakı tutarağı tutunca pantolonunu bile satıyor. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
damarı tutmak — kötü huyu, aksiliği depreşmek, inatlaşmak Tutarsa onun bir damarı, yıkar adamın başına çadırı. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük