kahir — sf., esk., Ar. ḳāhir 1) Kahredici, zorlayan 2) Baskın gelen, ezen, ezici Birleşik Sözler kahir ekseriyet kahir kuvvet … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahir ekseriyet — is. Ezici çoğunluk Eski tabirle kahir diyebileceğim ekseriyet aynı kandandır ve aynı dille konuşuyor. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahır — (A.) [ ﺮﻬﻗ ] 1. yok etme. 2. çok üzülme … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
kâhir — (A.) [ ﺮهﺎﻗ ] kahreden, yok eden … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KAHİR — (A, uzun okunur) Üstün gelen. Yenen. Galip gelen. * Zorlayan. Mecbur eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kahir kuvvet — is. Ezici, baskın güç … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahır (veya kahrını) çekmek — uzun süre sıkıntıya katlanmak Annesine bakabilmek için akşama kadar elliye yakın yaramazın kahrını çekiyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahır yüzünden lütfa uğramak — birine kötülük olsun diye yapılan iş, onun iyiliğine olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
KAHİR-ÜL EŞRÂR — Şerleri ve kötülükleri ortadan kaldırıp yok eden. Haydutları kahreden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KAHİR-ÜS SÜMUM — Panzehir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük