mahvetmek — (A. T.) yok etmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
İFNA' — Mahvetmek. Tüketmek. Kıymetini kaybetmek. Çok zarar etmek. Yok etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
batırmak — i, e 1) Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak Yumuşak lifi alarak kurnaya batırdı. C. Uçuk 2) i Bir işte sermayeyi yitirmek Parasını batırmak. 3) i Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek Böyle… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bitirmek — i 1) Bitmesini sağlamak, sona erdirmek, tüketmek, tamamlamak, sonuçlandırmak Bu işi sonuna kadar bitirmek lazım. P. Safa 2) Güçsüz düşürmek, bitkin duruma getirmek, yormak Onu en çok bitiren Filistin, Irak cepheleri oldu. A. Gündüz 3) Onulmaz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kavurmak — i 1) Bir şeyi bir kabın içinde su katmadan kızartarak pişirmek Madenden bir kap içine bunları koyup kavuracağız. S. Birsel 2) Rüzgâr, soğuk, sıcak vb. kurutmak, yakmak Rüzgâr ekinleri kavurdu. 3) mec. Çok üzmek, yakmak, mahvetmek Memleketi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mahıv — is., hvı, Ar. maḥv Yok etme, yok olma Bunlara mağlup görünmek büsbütün mahvımı hazırlamak demekti. H. R. Gürpınar Birleşik Sözler mahvetmek mahvolmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
mahvetme — is. Mahvetmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
Marmara çırası — is. Perişan etmek, mahvetmek veya perişan olmak, mahvolmak anlamlarındaki Marmara çırası gibi yakmak (veya yanmak) deyiminde geçen bir söz Ben o saat anladım ki bu çapkından ümidini kesmedikçe Marmara çırası gibi yanacaktır. H. Taner Bunlar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yakmak — 1. nsz, ar Kına, yakı vb.ni koymak, sürmek Kına yakmak. Yakı yakmak. 2. i, ar 1) Yanmasını sağlamak veya yanmasına yol açmak, tutuşturmak Kendi sigarası için yaktığı kibriti bana uzattı. F. R. Atay 2) Ateşle yok etmek Çöpleri yakmak. 3) Işık… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yemek — 1. is., ği 1) Yemek yeme, karın doyurma işi Yemekten sonra gocuğuna sarar yatırırdı beni. N. Cumalı 2) Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam 3) Günün belli saatlerinde yenilen besin Yemek ya kahvaltıda ya da yemekte yenir. Arada bir … Çağatay Osmanlı Sözlük