sabırsızlıkla

sabırsızlıkla
zf.
Büyük bir merakla

Nihayet herkesin bu kadar sabırsızlıkla beklediği büyük gece gelirdi.

- A. Ş. Hisar

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • iple çekmek — sabırsızlıkla beklemek Ertesi günün öğleye doğru olan saatlerini iple çekiyordum. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kulağı kirişte — sf. Söylenecek sözü, gelecek haberi sabırsızlıkla bekleyen (kimse) Sınır boylarında Mehmet, gözünü dört açmış, kulağı kirişte nöbet tutuyordu. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sıkılmak — nsz 1) Sıkma işi yapılmak Çamaşırlar sıkıldı. 2) den Can sıkıntısı duymak Bu merasimden fazla sıkıldığını belli eden bir sabırsızlıkla kapıdan yana bakmaya başladı. H. Taner 3) Utanıp çekinmek O dakikadan dakikaya daha ziyade şaşırıyor, sıkılıyor …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hacı bekler gibi beklemek — (birini) büyük bir sabırsızlıkla beklemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dokuz doğurmak — merakla, heyecanla, sabırsızlıkla beklemek Sabahtan beri kamış kökünün içine sığınmış, yüreği ağzında, dokuz doğurarak şahinini bekleyişi... Y. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • başını alıp gitmek — izin almadan ve gideceği yeri bildirmeden gitmek, savuşmak O, dönüşümü sabırsızlıkla beklerken bir kâğıt bırakır, başımı alıp giderdim. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AMAN — (Emân) Emniyet. İmdat. Yardım dileği. Afv, ricâ, niyâz. * Sabırsızlıkla hiddet ve infiâl ifâdesi. * Tenbih, sakındırma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NA-ŞİKİBÂNE — f. Sabırsızlıkla …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”