- sıkıca
- zf.
Sıkı bir biçimde, iyice
İncecik belini alev renkli ipek bir kemerle sıkıca sardı.
- F. F. Tülbentçi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
İncecik belini alev renkli ipek bir kemerle sıkıca sardı.
- F. F. TülbentçiÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
sarıp sarmalamak — sıkıca sarmak Bak o zaman nasıl yakınlaşacaksınız. Güven nasıl sarıp sarmalayacak ikinizi. A. Ağaoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
tefçitmek — sıkıca geçmeli olarak diktlrmek II, 329bkz: tewçimek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ağız bağı — is., den. Bir kancanın ağız bölümüne ince bir halatı birkaç kez sıkıca dolayarak oluşturulan çıkıntı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ağız bağı yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
boru mengenesi — is. Kesme, diş açma vb. işlemler için borunun sıkıca bağlandığı alet … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalyaka — zf. Yakasına yapışıp sıkıca tutarak Bizi çalyaka karakola götürdüler. R. N. Güntekin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller çalyaka etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çamaşır mandalı — is. Kuruması için asılmış çamaşırları ipe sıkıca tutturmak amacıyla kullanılan küçük, tahta veya plastik kıskaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarık — is., ğı 1) İşlenmemiş sığır derisinden yapılan ve deliklerine geçirilen şeritle sıkıca bağlanan ayakkabı Tozla örtülmüş çarıklarının eskiliği belli olmuyor. Ö. Seyfettin 2) Araba yokuş aşağı giderken tekerleği frenlemek için altına sürülen demir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kavi — sf., esk., Ar. ḳavī 1) Dayanıklı, güçlü, zorlu Türkler dünyanın en cesur, en asil, en kavi bir milleti idi. Ö. Seyfettin 2) zf. Sıkıca Kavi tutun merdiveni … Çağatay Osmanlı Sözlük
kavramak — i 1) Elle sıkıca tutmak Çocuğu koltuk altlarından kavrayıp kaldırdı. N. Cumalı 2) Bir nesne veya düşünceyi her yönünü anlamak, iyice anlamak İnsanoğlu gerçeğin bir parçasını kavradı mı bütününü kavradığı düşüne kapılır. S. Birsel 3) Motorlu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kenetlemek — i 1) Kenetle tutturmak veya kenetle birbirine bağlamak 2) mec. Birbirine geçirerek bağlamak Ellerini dizine kenetleyerek başını önüne eğdi, kaldı. P. Safa 3) mec. Sıkıca birbirinin üzerine kapamak Baygınlığım sırasında bütün sözleri işitir,… … Çağatay Osmanlı Sözlük