- tiksinme
- is.
Tiksinmek işi, ikrah, istikrah, nefret
İçinde bu adama karşı garip bir tiksinme, çekinme vardı.
- S. F. Abasıyanık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
İçinde bu adama karşı garip bir tiksinme, çekinme vardı.
- S. F. AbasıyanıkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
MÜKÂREHE — Tiksinme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
VÜCUM — Tiksinme, iğrenme. * Darılma, küsüp susma. * Göğüse vurma. * Kederli olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tiksinti — is. Tiksinme işi, tiksinme, nefret Halktan insanlara duyduğu tiksintiyi bu hastalığına bağlamak gerekir. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekinme — is. Çekinmek işi İçinde bu adama karşı garip bir tiksinme, çekinme vardı. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
hissedilmek — nsz, Ar. ḥiss + T. edilmek 1) Hissetme işine konu olmak 2) Sezilmek Bu akşam sesinde kaba ve iğrenç bir şeyden söz eder gibi âdeta bir tiksinme hissediyordu. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
ikrah — is., esk., Ar. ikrāh Tiksinme, iğrenme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ikrah etmek ikrah getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
istikrah — is., esk., Ar. istikrāh Tiksinme, iğrenme Genç kız korku ve istikrahla göz kapaklarını sıktı. P. Safa Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller istikrah etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kerahet — is., esk., Ar. kerāhet İğrenme, tiksinme Birleşik Sözler kerahet vakti vaktikerahet … Çağatay Osmanlı Sözlük
kerh — is., esk., Ar. kerh 1) Tiksinme, iğrenme 2) Bir işi istemeyerek zorla yapma … Çağatay Osmanlı Sözlük
nefret — is., Ar. nefret 1) Bir kimsenin kötülüğünü, mutsuzluğunu istemeye yönelik duygu 2) Tiksinme, tiksinti Şimdi bu satırlarımı hiddetle, nefretle, iç bulantısı ile yazıyorum. A. Gündüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller nefret duymak nefret etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük