yakma
Look at other dictionaries:
yakma resim — is., smi Dağlama resim … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAHRİK — Yakma. Yakılma. * Susatma. Susatılma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTİKAD — Yakma, ateşi tutuşturma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Lenguas arahuacas — Para la macrofamilia, véase lenguas macroarahuacanas. Lenguas arahuacas Distribución geográfica: región circunamazónica, Caribe y Central Países … Wikipedia Español
açma — is. 1) Açmak işi 2) Orman içinde ağaç kesme veya yakma yoluyla tarıma elverişli bir duruma getirilen arazi 3) Bir çeşit susamsız, kalınca, yağlı çörek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dağlama resim — is., smi Tahta üzerine kızgın demirle yapılan bir tür resim, yakma resim, pirogravür … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalorifercilik — is., ği 1) Kalorifer döşeme veya onarma işi 2) Kaloriferi yakma görevi … Çağatay Osmanlı Sözlük
resim — is., smi, Ar. resm 1) Varlıkların, doğadaki görünüşlerinin kalem, fırça gibi araçlarla kâğıt, bez vb. üzerinde yapılan biçimleri Konulu resim parçaları kendiliğinden ve doğru olarak yan yana gelivermiş, hikâye ortaya çıkmıştı. T. Buğra 2) Bunu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yakıcı — sf. 1) Yakma özelliği olan, yakan Sanki sesleri güneşin yakıcı aydınlıklarını ürpertiyor. Ö. Seyfettin 2) is. Yakı yapan veya satan kimse 3) mec. Etkili, dokunaklı 4) kim. Başka bir maddeyle birleşerek o maddenin yanmasını sağlayan (madde)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yakılmak — nsz Yakma işi yapılmak Ateş yakılmak, kına yakılmak. Birleşik Sözler yana yakıla … Çağatay Osmanlı Sözlük