ortadan kaybolmak

ortadan kaybolmak
1) (bir kimse veya şey) saklanılmak, bulunmaz olmak
2) (bir kimse veya şey) nereye gittiği bilinmemek, kimseye sezdirmeden gitmek

Ses duyan kız günün birinde ortadan kayboldu.

- Y. K. Karaosmanoğlu
3) (bir kimse veya şey) yok edilmek, kullanılmamak

Eski, büyük teşrifat kayıkları ortadan kalkmışsa da yine iki, üç çifte kayıklara rast gelinirdi.

- A. Ş. Hisar
4) (bir kimse veya şey) öldürülmek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • ortadan sır olmak — kaybolmak, arkada iz bırakmadan gitmek Böylelerinin kirayı biriktirdikten sonra bir para vermeden ortadan sır olanları çoktur. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gözden kaybolmak — ortadan çekilmek veya görünmez olmak, kaybolmak Vakta ki gece mehtaba çıktılar. Senihe ile Faik Bey uzun bir müddet gözden kayboldular. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • orta — is. 1) Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer Tam bağın ortasına geldikleri zaman düşman askerlerini gördüler. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Başlangıcı ile bitimi arasında eşit uzaklıkta olan süre Yılın ortası.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • akmak — den, ar 1) Sıvı maddeler veya çok ince taneli katı maddeler bir yerden başka bir yere doğru gitmek Eskiden Sakarya, bu köprünün altından akarmış. S. F. Abasıyanık 2) Bu gibi maddeler aşağıya, yere düşmek Üstünden sular akıyor. 3) Sıvı bir madde… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uçmak — 1. nsz, ar 1) Kuş, kanatlı böcek vb. hareketli kanatları yardımıyla havada düşmeden durmak, havada yol almak Biraz havalanıp bir başka kayaya kadar uçtu. S. F. Abasıyanık 2) Uçak vb. araçlar özel mekanizma ile yerden yükselmek, havada yol almak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • duman olmak — argo 1) (işi veya durumu) işi, durumu berbat olmak 2) (işi veya durumu) bir kimse veya bir şey ortadan kaybolmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • izi silinmek — ortadan yok olmak, kaybolmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yok olmak — ortadan kalkmak, kaybolmak, varlığı sona ermek İttihat ve Terakki nin yok olduğu bir günde ben İttihatçı yım diyen bu adam, onun var olduğu günlerde, kötülüklerine bütün gücü ile karşı koyan adamdı. Y. Z. Ortaç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yitmek — nsz, er 1) Yok olmak, ortadan kalkmak, kaybolmak 2) Görünmez olmak 3) Sahip olunan bir şey elden çıkmak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yitip gitmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çertilmek — yok edilmek; ortadan yok olmak, ölmek, kaybolmak, uzakla şmak, elden çıkmak I, 103; II, 148, 229; II I, 41 perüze, firuze I, 330; I I, 79, 192 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”