- hareketlilik
- is., -ği
Hareketli olma durumu, devingenlik
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
canlanmak — nsz 1) Gücü artmak, diri duruma gelmek Biraz oyalandıktan sonra canlanan parmaklarını beyaz tuşlarda koşturarak çalmaya başladı. P. Safa 2) de Depreşmek Bir kere gözlerime baksanız anlardınız / Sizin için kalbimde canlanan emelleri. N. H. Onan 3) … Çağatay Osmanlı Sözlük
canlılık — is., ğı 1) Canlı olma durumu 2) mec. Neşelilik, hareketlilik Her girdikleri oyuna renk ve hareket, canlılık ve şaklabanlık katarlardı. H. Taner Birleşik Sözler ağırcanlılık iki canlılık … Çağatay Osmanlı Sözlük
cevvaliyet — is., esk., Ar. cevvāliyyet Çabukluk, hareketlilik Gözlerinde hülya, düşünce, öfke, cüret, insanlara mahsus cevvaliyet var. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalkanmak — nsz 1) Çalkama işine konu olmak 2) Deniz, göl dalgalanmak Bu loş ve serin salonların altında Haliç in denizliğini unutmuş, uslu suyu çalkanır. B. R. Eyuboğlu 3) mec. Coşmak 4) mec. Haber, söylenti herkesin ağzında dolaşmak 5) mec. Coşkunluk,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
devingenlik — is., ği Devingen olma durumu veya hareketlilik … Çağatay Osmanlı Sözlük
duygu — is. 1) Duyularla algılama, his Bitkilerde duygu var mı? 2) Belirli nesne, olay veya bireylerin insanın iç dünyasında uyandırdığı izlenim Bu laflarda gerçek payı ne kadar çoksa duygu payı da ondan az değildir. B. Felek 3) Önsezi Yolunuzu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaynaşma — is. 1) Kaynaşmak işi Atmosfer karşılıklı anlayış ve kaynaşma atmosferi idi. H. Taner 2) Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik 3) Huzursuzluk Meclisteki kaynaşmalar yatıştı ve normal bir durum sağlanabildi mi? Y. K.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
fa'âliyyet — (A.) [ ﺖﻴﻝﺎﻌﻓ ] hareketlilik, çalışma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü